Monday, April 30, 2012

Uzun zamandir, bir iki blog haricinde blog takip etmiyorum, onlarada ara ara bakiyorum, yeni postlarina denk gelmissem ne mutlu, yorum yazmadan cikmiyorum..Biraz once annevebebisine baktim, yine beni kocaman guldurdu, Allah'da onu guldursun:) Neyse ne yazacaktim, neden yeni bir post sayfasi acmistim?neyse sevdigim diziye rast geldim, sonra yazarim:)


Wednesday, April 25, 2012

Beyazlayan saclar..

Ogluma hamileligimde iki tel sacimin beyazladigini farketmistim. Oglumun dogumundan sonra zaman icinde cok da gozle gorulur bir durum olmadi ilerlemedi gibi...Ama son 5-6 aydir, saclarimin on kisimlarinda bir cok beyaz gormeye basladim, sanirim sayilari 20 yada ustu...Saclarimdaki beyazlasmalar artinca bunu ard arda sacima yaptirdigim boyalarin sonucu olarak dusundum. Hatta en son yaptirdigim boya islem sirasinda sacimda 1 saatte fazla bile kaldiki, bu surede sac diplerimin yandigini hissettim, cok da sinir oldum. Hala o gune bagliyorum suanki beyazlarimi...Bir daha mi sac boyatmak mi zor gibi gibi...En fazla kinayla boyarim diye dusunuyorum.

Tuesday, April 24, 2012




Bu muhallebiyi uzun zamandir yapiyorum, tatliyla arasi hos olmayanlarda keyifle yiyor:)Ben her defasinda ustundeki sos kismini degisitiriyorum. Bazen muhallebiyi un ve nisansta karisik yapiyorum bazen de en son yaptigim gibi yalanci tavuk gogsu olculerinde yapiyorum, ama muhakkak ocagin altini kapatir kapatmaz bir poset kremsantiyi  muhallebinin ustune dokup hizlica cirpiciyla karisitiyorum, ve oyle kaselere bolusturuyorum. Cikolata sosuda goz karari yapiyorum:)Goz karari sivi kremanin icine yine goz karari bitter damla cikolatalari koyup, mikrodalgada 1-1.5 dakika arasi isitiyorum. Mikrodalgadan cikarir cikarmaz hizlica cirpiyorum. sonrada hizla kaselerin icindeki muhallebilerin ustune dokuyorum:)Bu aralar kendimce bir takim tarifler deniyor, bir takim eklemeler cikaramlar yapiyorum. Ama sonra donup baktigimda nasil yaptigimi unutuyorum. Ornegin bir kac ay once komsulara yaptigim puf pastanin tarifini hatirlamiyorum. Bu hafta bende toplastigimizda o gun benden tarif alanlardan birine sorup yazicam:)Bundan sonra umarim arada da olsa buraya duzenli olarak not alabilirim tarifleri:)

Monday, April 23, 2012







































































C.tesi kizimin doktor kontrolu vardi, hamdolsun tahmin ettigimiz gibi hersey yolunda, zira duymaya baslamasindan anlamistik, herseyin yoluna girdigini, boyle devam eder insaallah...

Oglan icin anaokulu arayisindayiz, aslinda kizimi gonderdigim okula gondermeyi dusunmustuk, arkadaslarin cocuklarini gonderdikleri anaokullarindaki bazi ozelliklerde hosumuza gitti...Onlarida kriterlerimize ekledik, gerci sonra cikardik:)Cunku C.tesi gunu bir yerle gorumsye gittik, anaokulunu gezmedim, ama kapidan girdigimde edindigim intiba hic hosuma gitmedi, kizimi gonderdigim yerle kiyas edince cok pejmurde, cok bakimsiz geldi...ama havuzunun olmasi, yuzme dersleri veriliyor olmasi kocaman bir arti eklememi saglamisti. Aslinda bize yakin bir yer de okul fakat otoban kenarina yakin boyle oluncada anaokuluna giris yolunu bulmak icin cevresinde bir hayli dolandik, her gun cocugu otobandan okula gondermekde risk gibi geldi bana...Hayirlisi bakalim...

Dun"hadi kahvaltiya gidiyoruz"diye uyandirilinca, gune pek mutlu basladim:)guzel bir kahvalti oldu, icerisinin dekorasyonu amanda aman harikula de degil, haftaici kahvaltiya gittigim mekanla kiyaslarsam:)ama,"mutfagimizi gorebilirsiniz"ibaresi cok rahatlatici...guzel lezzetli..cocuklarlada rahat cok rahat ettigimiz bir yer...Gecen yildan beridir cok gittigimiz bir mekan oldu zaten...Sonrasinda gezelim dedik, mecburi bir avm ye ugrayip alisveris yaptik, ama sonrasinda Istanbul'un sahillerine tepelerine cikan yollar tikanmis, kilit olmustu, eve donduk sonrada kayinvalidemlere gidip, yasadiklari sitenin bahcesinde gol manzarasi esliginde cay ictik:)


Thursday, April 19, 2012

Baba duasi...

Bugun oglene dogru komsularimdan birisi aradi, Kutlu Dogum Haftasi sebebiyle yapilan bir programdan haberdar etti. Oglumla boyle programlara katilmak ayri bir zor bana..Havada yagmurlu ve soguk..Gidilecek yeride bilmiyorum...Neyse, kendimi ikna ettim, vesveselerimi ufledim...Servis araci tutulmus ama binip gitsem oglan ya huysuzluk yapar erken cikmam gerekirseyi dusununce, kendi aracimla, servisi takip ederek gitmeye karar verdim...Cok sukur umdugumdan cok daha iyi takip edip, cok daha yakin, hatta nerdeyse yolun buyuk kismini bildigim bir mekana gittik...Harika bir konusma oldu...En cok da baba hakkindan bahsedilen kisim vurdu beni..Baba cennet cadirinin diregidir, onu kirarsasaniz cennet diregini kirarsiniz sozuydu...Babanin duasinin arada perde olmadan Allah'a ulasiyor olmasi...Hatta hatta konusmaci burdan ciktiginizda babanizi arayin, duasini isteyin dedi. Ben baska bir arkadasa da ugrayip oyle eve gectim, sonra babami aradim. Duasini istedim:) Yavrum ben sana herzaman dua ediyorum dedi:)Telefonu alan anneme dinlediklerimi aktariyordum. Yukarida bahsettiklerimi soyledim. Kizimda o sirada baska bir seyle ilgileniyor gozukuyordu. Aksam yemek masasininda yemekler bitip sohbet kismina gectigimizde "kizim bak sana birsey soyleyecegim, bugun duydum, baba hakkiyla alakali"diye girizgah yapiyordum ki, ben biliyorum annecim dedi:)Telefonda anlatirken dinlemis beni, aksam yeni ogrendigi bolme islemiyle alakali sorulari carcabuk yapinca bunuda babasinin onun icin ettigi zihin acikligi duasina verdi:)

Wednesday, April 18, 2012

NY'da yasarken bir hadisi serif okumustum, aklimda kaldiginca soyle"3 gunden fazla evine misafir gelmeyen ziyandadir"diye. O zamanlar pek uzulmustum, cunku hafta bir kere anca misafirimiz olurdu..Birde dersler vs gibi muhabbetlerden yetisemem, yetissemde acayip bir kosusturma icinde gecerdi...Hasili kelam yinede cok sIk misafir agirlamiyor olmak bu hadisi okudukdan sonra beni rahatsiz ederdi...Turkiye'ye donunce isler degisti...hamdolsun ki degisti... Cat kapi yada haberli misafirimin olmadigi gunler az oldu...Bugun de kizimin arkadasinin annesi geldi...iyiki geldi, kizlari yaz icin nerelere hangi kurslara gonderebilirizi konustuk, aklimizdaki seyler guzel umarim, istedigimiz vakitlerde hayata gecirir, cocuklarin yazi doya doya eglenerek ayni zamanda verim alarak gecirmelerine vesile olabiliriz...Buarada misafir demisken unutmadan, bir hadis de bes seyde acele edilmesi tavsiye ediliyor, bunlardan birisi misafire ikram..bir digerinde de misafirin duasinin arada perde olmadan Allah'a ulastigi soyleniyor...Bu suurda olarak bol misafirli, bereketli gecsin gunlerimiz insaallah:)

Tuesday, April 17, 2012

Ev alma komsu al diye bosuna dememis atalarimiz:)



Haftasonu esimle tanisma yildonumuzun uzerinden tam 10 yil gecmis oldu:)Guzeldi, alisveris yaptik, hemde cocuksuz, cok guzel seyler aldik:)Oglum bozulmus olmali, hala bugun olayi dillendiriyor"babam sana hediye mi aldi?, bana alsaydi!bir daha sen ananemde kal babamla biz hediye alicaz!":) hani haftanin her gunu her saati onlar icin varolan bizlere bir kac saat basbasa alisveris arti hediye almakda cok:)

Dun oglen umreden donen komsumla birlikdeydik, aksamada yemege davet ettim. Dun ev temizligi ve ev alisverisi gunumdu. Cok sukur aksama birseyler hazirlayabildim ama istedigim kadar guzel bir masa olmadi, borek eksikdi mesela...Arkadasim bir haftaligina gitmisti umreye iki yasina girmek uzere olan kiziyla, Safa-Merve arasinda saylarinda, kizi kucagindaymis ve kizi kucaginda olmak istemeyip onu ittiriyormus, erkeklerin ihram kiyafetleri bizler kadar rahat olmayinca anneye kalmis tabi, birde 6 saatlik otobus yolculugunun ustune yapilmis, o bunlari sekva ederek anlatmadi pek tabi, bilakis manevi bir huzur hissetmis...Anlatirken gozlerim doldu, hala aklima geldikce kalben uzuluyorum o haline... Hacer Validemizin yasadigi sIkIntinin aynisi olmasa da benzeri bir durum yasamis oldugunu dusundum. Rabbim cektigi sIkIntilarinin kat kat fazlasi mukafatini versin insaallah...Bizlerede o guzel kutsal yerlere gitmeyi nasip etsin..

Sabah komsumlarimla programimiz vardi. Kizimda odevlerinin zor zahmet bir kismini yetistirdi, diger kisminida arkadasinin evinde tamamladi..Sagolsun komsum okula gonderdi..Sabahin erken bir saatinde durumdan haberdar etmeme ragmen bu guzelligi yaptigi icin minettarim..

Bugun kahvaltidaydik komsularimla...gittigimiz mekani ve hizmeti cok begendim. Mihlama bile vardi menude dusunun yani:) Sonrasinda kermese katildik sirinmi sirin bir banyo susu aldim:) Oglumun program kismindaki huysuzluklarini saymazsak cok ama cok guzeldi:)

Simdi evde dunun, bugunun yorgunlugunu atmak icin dinlenmekde sira, ah bir de oglum uyusa!


Friday, April 13, 2012

Aklinda bir dolu fikri olupda bir kacindan otesini hayata geciremeyen tek insan ben kaldim sanirim...
Hergun istiyorum ki bilgisayarla, programcilikla alakali bildiklerimi tekrar ediyim, programlar yazayim...Hic degilse bir web sayfasi kodlamasi yapayim..Her aksam bir sayfa olsun eski kitaplarimdan birini karistirayim tekrar edeim, unuttuysam tekrar tekrar ogreniyim diyorum diyorum...ama bir turlu hayata geciremiyorum...
Ne zamanki ben ciddi bu niyetin icine girsem birseyler degisiyor, benim bos olan gunlerim doluyor, dolu olan gunlerim dopdolu oluyor...
Gectigimiz Cuma'dan bu yana tam bir hafta gecti, ama nasi gecti anlamadim!hem cok hizli, hemde cok sey olup bitmis, bir hafta degilde bir kac hafta gecmis gibi..
Cok sevdigim bir hafta oldu olmasina, ama tek satir kitap okumadim...Carsamba gunu bir dergi karistirdim o kadar bitti gitti..Bir ugras bulmali, Ispanyolca ogrenmeli, yuksek lisansa hazirlanmali, birseyler yapmali, birsyein ucundan tutmali..

Friday, April 06, 2012

Kizimin ameliyati, tavsiyeler, tesekkurler...





























Kizim bugun kucuk bir operasyon gecirdi. Geniz eti alinip, her iki kulak zarinada tup takildi. Bir gun onceden anestezi uzamani gormustu, bize bir takim tavsiyelerde bulundu ve bunlari telkin ettigimiz takdirde cok daha rahat gececegini soyledi ameliyatin...Dun gece ne kizim ne de ben dogru duzgun uyuyamadik, benim uykum daha duzensiz daha kisaydi...Sabah erken kalkip ciktik, ameliyati sekiz bucuk gibiydi. Ona, Allahin izniyle herseyin yolunda gidecegini, anestezi uzamaninin soyledigi gibi, ameliyathane oncesinde, ona uyku ilaci verilecegini kafasinin biraz rahatlayacagini sonrasindada ameliyathanedeki mavi balonu sisirmesini bu esnada uyuyacagini, doktorun agzina parmagini koydugunda eger hissederse isirmasini, cunku agizdan geniz etine ulasilacagini, bu durumun onun henuz bir takim seyleri hissettigini gosterdigini ve bu duruma gore doktorun bir yol tutacagini soyledik. Bizi cok iyi anladi, tekrarladi, kendince cikarimlar yapti, uyku geciste ve uyanma oncesi doktorun parmaginin agzinda oldugunu hissederse isiracak bu bir isaret olacak... Buraya kadar hersey tamam...Hastaneye ulastik, islemlerimizi yaptirip, odamiza ciktik, kisa sure ameliyathane kiyafetlerini giydi, sonra uyku ilaci verildi. Bakislari degisti;
-Heyecanlisin galiba?
-hayir degilim aslinda..
-himm bakislarindan heyecanlandigini dusundum.
-aslinda korkuyorum ben biraz..

dedi benim gozlere yaslar hucum etti...o ana kadar hic gozumde buyutmedim, neden birden oyle oldum bilemiyorum, sadece annelik diyebiliyorum...

Ameliyat guzel gecti, odaya ciktiginda, cok sinirliydi, doktora saydirdi"Anne ben balonu sisirmeye calistim, sisiremedim, nefes alamadim ben, nefes alamadim, bogulacak gibi oldum"dedi...O an cok ama cok uzuldum. Esimde "aaa evet insanin nefesi kesiliyor gibi oluyor, boguldugununu dusunuyor"diyine ona cok fena baktim neden bunu soylemedi diye...Cunku ameliyattan once oyle bir durum yasayacagini "nefesini kesilmis gibi, nefes alamiyormussun gibi hissedeceksin, ama aslinda nefes alacaksin, sadece aniden uyumanin etkisiyle boyle olacak, endise etme tamammi, diyebilirdim..Onun bu durumdan daha sakin cikmasini sgalayabilirdik belkide...Uzunca bir sure sizlandi..Narkozun etkisi buyuk olcude gectikden sonra"Anne, balonu verdiler ya ben onu sisiremedim, bir dakika dururmusunuz, cekermisiniz balonu, sisiremiyorum, nefesim gidiyor, dedim, ama onlar cekmediler boguluyorum sandim, herhalde ameliyatta olucem" dedim dedi...Cok yogun bir gun gecirdik...Hamdolsun cok daha iyi...Yazdiklarim, bizim eksik yaptigimiz noktalar, bunlarin yapilmamasi sizin ve cocugunuzun, disaridan kucuk gorunsede icinde olunca hayli buyuk bir hal alan boyle bir operasyonu cok daha kolay atlatmanizi saglayacaktir..

Ayrica bugun hastaneye yakin bir yerde yasayan arkadasimin FB'daki yer imgesinden bulundugum yeri ogrenip, ziyarete gelmesi cok hostu...Emine'nin aramasi ise beni cok duygulandirdi, tekrar cok tesekkurler arkadasim...Hamdolsun Rabbim guzel arkadaslar, iyi komsular nasip etti, bilemiyorum sukrunu nasil eda edebilirim...En cok da boyle zamanlarda anliyor insan arkadasligin, komsulugun onemini ve hayatimizdaki degerlerini...

Wednesday, April 04, 2012

harika tespitler, sizde okuyun..

"Hayat şartlarına bakınca, bir önceki kuşaktan daha iyi imkânlara sahipmişiz gibi görünüyoruz. Ama bu durum bizim şükrümüzü arttırmıyor. Neden? Çünkü önceki hayatların zıddına, fakirler uzağımızda zenginler ise her an evimizin içinde. Zenginin malı züğürdün çenesini yormuyor artık. Zenginin malı/hayat tarzı, fakirin gönlünü yoruyor. Ne ki farkında değiliz."


















Bugun uzun zamandir ilk defa, gittigim bir yerde oglumla rahat ettim desem.. Mumkunse her gittigimiz ortamda beni rahatsiz edecek seyler yapmayi sever..sIkIliyor ev gezmelerinden:)klasik erkek diyip sineye cekiyordum bu durumu...cok sukurki bugun komsudaki kahvaltida aslinda brunchda beni nerdeyse hic rahatsiz etmedi..Evin sahibesinin rahatligida buna etken sanirim. Bir dolu oyuncak serildi onune, secenek cok olunca sIkIlacak vakitte az oldu. Evin cocuklari gelince onlarlada harika oynadi, sastim desem..Cunku cekingendir, sokulamaz, oyun kurmak hayli vakit alir...Degisiyor, olgunlasiyor, masaallah diyeyim:) Yarinda rahat rahat olur mu acaba gunum yine boyle guzel gecer mi?gecer insaallah umitvarim buyuyor, olgunlasiyor benim oglum:)
Yukaridaki fotograflarda arkadasa giderken yaptigim tuzlu minikler(tesekkurler Melda)ve sirin kutusu:)

Tuesday, April 03, 2012

Bugun neden iste aklima geldi siz hic park degistirir, farkli parklara gidermisiniz? Ben gitmem, gitsemde sevmem, hic rahat etmem, hatta mutsuz bile edebilir bu durum beni. Ornegin suan benim icin park demek=sitenin parki. Site disindaki,siteye 2-3 dk uzakliktaki parka bile gitsem yukarida yazdigim seyleri hissediyorum:) Insanlari yabanci geliyor, birde konusmayi sevmiyorum ben nedense parkda, mumkunse cocuklar salincaga binse, yada kaydiraktan kaysa ve ben kitap okusam..o vakit dinlendigimi hissediyorum. Ama tabi sitenin parkina gittigimde muhakkak tanidik birine denk gelip, kitap okumalarimi boluyor, boluk porcuk oluyorum..Konusmaya bazen devam etmek istemiyorum, karsi taraf yanlis anlamasin diye muhabbeti surduruyorum. Su siralar cocuklari bir baslarina parka gonderiyorum, tabi icimin rahat etmesinde en onemli etken parka gitmeden onlari evden alan arkadaslarinin evlerinin parkin dibinde olmasi, benim parki istedigim zaman gorebilmem birde guvenliklerin onlari cok iyi taniyor olmasi...neyse ne diyordum, konusmak, birileriyle rastlasmak..aslinda bu durum benimle heryerde var.. magzada, kafede bir yerde tanik birilerine rastlamayi sevmiyorum. Alisverisde de yalniz olmakdan yanayim...Aklim karissin, vaktim gitsin istemiyorum...Kafeye, yada yemeye bir arkadasima gideceksem o gun ona ayirmis olmaliyim, rastlasip hadi gel bir kahve icelim durumunu sevmiyorum. Yada magzada "aaa bak su da guzel, bu da seker" muhabbetlerini..diyorum ya aklim karissin, vaktim gecsin istemiyorum. Benim icin vakit onemli evet, ama evde gecirdigim vakit onemli...cogu zaman evde kalmak beni bunaltiyor desemde bana 2 saat disarida olmak yetip artiyor, evimi ozluyorum...